Nakiye Elgün
Kurtuluş Savaşı’nı destekledi, kadınları erkeklerle birlikte mücadeleye çağırdı. Cumhuriyet’in ilanından sonra Türk Ocağı, Halkevi, Kızılay ve Türk Hava Kurumu’na üye oldu.
İstanbul Kız Lisesi müdürü iken, 1930’da İstanbul Şehir Meclisi’ne ilk kadın üye olarak seçildi. Daimi Encümen’de beş yıl üyelik yaptı. V., VI.ve VII. Dönem Erzurum milletvekilliği yaptı. Adı Osmanbey’de bir sokağa verildi.
Yaşamı
Nakiye Elgün, 1882 yılında İstanbul'da doğdu. 22 Mart 1954'te İstanbul'da ölmüştür. Babası Sivas'lı Gedikoğulları'ndan Mehmed Ali Efendi, annesi Zeliha Hanım'dır.
1901 yılında Kız Muallim Mektebi'ni bitirdi. Mezun olduktan sonra 1911 yılına kadar aynı okulda edebiyat öğretmenliği yaptı.
II. Meşrutiyet'ten sonra yeni açılan İstanbul İnas Mektebi'ne 1911 yılında tayin edildi.[3] Eğitimciliğinin yanı sıra sosyal hayatta da aktif bir rol oynadı; ilk Osmanlı kadın örgütlerinden biri olan Teal-i Nisvan Cemiyeti'nde katiplik görevinde bulundu. İnas Mektebi'ndeki görevi sırasında Maarif Nezareti kendisinden, eğitim kademelerini yenileme çalışmalarında, sisteme öncülük edecek bir proje hazırlamasını isteyince Nakiye Hanım, fiziki şartların eğitime etkisini göz önüne alarak bir proje hazırladı; elektriği bulunan, öğrencilerin masaları beyaz örtülü sınıflarda ders alması gerektiğini savundu. Projesi Maarif Nezareti tarafından lüks bulunarak reddedilince 1914'te istifa etti.[1][4]
1914-1917 yılları arasında Evkaf Nazırlığı'nda çalıştı; Sultanahmet'te kurulan Vakıf Mektepleri'nin ıslahı ve düzenlemesi ile uğraştı. Ayrıca 1916'da Suriye Valisi Cemal Paşa'nın daveti üzerine Halide Edip Hanım ile Suriye'ye giderek Şam, Kudüs ve Beyrut'ta Türkçe eğitim veren kız öğretmen okullarının kurulmasına öncülük etti.[4] Maarif Nezareti'nin bütün tedrisatı merkezileştirmek esasına giderek bütün vakıf okullarını Maarif'e devretmesi üzerine artık resmi okul hayatında kendisi için bir görev kalmadığını düşünerek bu görevden ayrıldı.[3]
Beyazıt'ta 1915 yılında kurulmuş olan ancak Mustafa Satı Bey'in okul müdürlüğünden ayrılması ile dağılma noktasına gelen "Yeni Mektep" adlı özel okulu yeniden kurma teklifini kabul ederek; bu kurumu 1917 yılında Fevziye Lisesi adıyla yeniden tesis etti.[3][5] Bu okulun müdürlüğünü on bir yıl sürdürmüş; Beyazıt'taki konağı yetersiz kalması üzerine bu okulu 1923 yılında Şişli'ye (Teşvikiye Karakolu karşısında bulunan Naciye Sultan Konağı'na) taşımıştır.
I. Dünya Savaşı boyunca Hilal-i Ahmer'de çalışan Nakiye Hanım,[1] savaştan sonra Anadolu'nun işgalini protesto etmek için İstanbul'da düzenlenen çeşitli mitinglerde dönemin Muallimler Cemiyeti başkanı olarak konuşmalar yaptı.[6][7] 23 Mayıs 1919 günü Sultanahmet Meydanı'nda düzenlenen büyük mitingde kalabalığa seslenen konuşmacılardan biriydi. Katıldığı bu mitingler Nakiye Hanım'ın siyasal bir figüre dönüştüğü bir alan olarak değerlendirilir.[4]
Türk Kurtuluş Savaşı başladıktan sonra savaşta kimsesiz ve yardımsız kalan aileleri korumak amacıyla Şehid Ailelerine Yardım Cemiyeti adıyla bir cemiyet kurdu; müdürlüğünü yaptığı Feyziye Okulu'nun depolarında, Bartın üzerinden Anadolu'ya sevkedilen savaş malzemelerinin bir kısmını saklayarak Milli Mücadele'ye destek verdi.[3] Şehit Ailelerine Yardım Cemiyeti savaşın sonunda görevinin bittiği kanısıyla dağıtıldı;[1] Nakiye Hanım ise 1928 yılı sonlarına doğru Fevziye Okulu'ndaki görevinden ayrıldı.[3]
Savaş bittikten sonra Nakiye Hanım Ankara'da kurulan Türk Tayyare Cemiyeti'nin İstanbul şubesinin açılışında görev aldı ve bu şubenin başkanlığını yaptı.[1] Ayrıca İktisat ve Tasarruf Cemiyeti İstanbul şubesinin tesisinde görev aldı ve daha sonra Halkevleri İstanbul Şubesi İdare Heyetinde çalıştı.[1] Bu arada 1929 yılında çalışma hayatına yeniden döndü ve İstanbul Kız Lisesi müdürlüğüne tayin edildi. Ancak 1930'da kadınlara belediye ve il genel meclisine seçilme hakkı verilince öğretmenlikten ayrıldı ve İstanbul Belediye Meclisine Beyoğlu üyesi olarak girdi. Meclis Daimi Encümeni üyeliğine seçilen ilk kadın idi. 1934 seçimlerinde yine İstanbul Umumi Meclisi ve Daimi Encümeni'ne seçildi.[1]
5 Aralık 1934 tarihinde kadınlar milletvekili seçme ve seçilme hakkını elde ettiği zaman kadınların yaptığı kutlamalarda Nakiye Hanım da faal bir şekilde yer aldı.[1] 8 Şubat 1935 seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisi tarafından milletvekili adayı olarak gösterildi, 870 oy ile V. dönem Erzurum milletvekili olarak TBMM'ye girdi. Dönem boyunca Dahiliye Encümeni'nde görev yaptı. VI.ve VII. dönemlerde de Erzurum milletvekilli seçildi.[8]
Milletvekilliği sırasında 24 Mart 1935'te Kadın Esirgeme Kurumunun dördüncü toplantısında bu cemiyetin başkanlığına seçildi. 25 Mayıs 1935'te Türk Hava Kurumu'nun 6. Kurultayı'nda kurumun Merkez Yönetim Kurulu üyeliğine ve 13 Haziran 1936 tarihinde Çocuk Esirgeme Kurumu Umumi Kongresi'nde bu kurumun Umumi Merkez Heyeti üyeliğine seçildi. 1938'de Topkapı Fukaraperver Cemiyeti başkanlık görevini üstendi ve ölümüne dek sürdürdü.
22 Mart 1954'te İstanbul'da ölmüştür.
İsminin verildiği yerler
Adı Osmanbey'de bir sokağa verilmiştir. Bu sokak ile hemen arkasındaki Efe Sokak arasında bulunan Şişli Beth Israel Sinagogu, 2003 İstanbul saldırılarının hedefi olmuştur.
Nakiye Elgün anısına 2013 yılında Kadıköy Belediyesi tarafından Söğütlüçeşme Caddesi Başçavuş Sokak'ta bulunan meydana Nakiye Öğretmen Rölyefi yaptırılmıştır.
Rölyef, Nakiye Elgün tarafından 1930 yılında dünyanın ilk Çocuk Hakları Bildirisi'nin yazılması ve kendisinin Taksim Meydanı'nda ilk Çocuk Hakları Mitingi'ni düzenlemesinin hatırasına sanatçı Ümit Öztürk'e yaptırılmıştır.




Yorumlar
Yorum Gönder